Eylül 18, 2023

DEHB: Dikkati Kaybetmek ve Yeniden Kazanmak

Psikolojik Danışman

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu çağımızın rahatsızlıklarından birisi olarak değerlendirilebilir. Günümüzde çok fazla karşılaştığımız bir problem olmakla birlikte hakkında bilmememiz gereken daha çok şey var. Hala bazı kişilerce ‘yaramazlık’ olarak kabul edilip varlığı inkâr ediliyor. Bu da kişileri daha da mağdur etmekten başka bir işe yaramıyor.

“Her çocuk kendini ve çevresini algılayana kadar dikkati dağınık ve hiperaktiftir. Giderek gelişen beyin yapısı, sinir sistemi, kas-iskelet sistemiyle birlikte daha kontrollü, uyumlu duygu ve davranışlar sergilemeye başlar.”

Serpil Yandı VARGEL (Psikeart Dergisi)

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB), nörogelişimsel bir rahatsızlık olup doğrudan beyin bölümleriyle ilgili bir problemdir. Problemin tarihçesine bakmadan önce farklı bir alana odaklanmak istiyorum. DEHB’li olmayan fakat yine de dikkat eksikliği ve hiperaktivite özellikleri gösteren kişiler var. Bu DEHB düzeyiyle ilgili olabilir. Her DEHB aynı düzeyde DEHB belirtisi göstermemekte ve günlük yaşamını etkilememekte. Bazıları belirtileri kontrol edebilir ya da bunlarla yaşamayı öğrenmişken bazıları bu konuda zorlanmaktadır. Zorlanan insanlara karşı ‘beceriksizsin’ gibi söylemler söylemek zor durumu daha zor hale getirmekten başka işe yaramaz. Şimdi tekrar odaklanmak istediğim alana dönelim.

Günümüzde kullandığımız sosyal medya platformlarının -özellikle kısa videoların popülerliğiyle birlikte- dikkat eksikliğini tetiklediğini söyleyebilirim. Burada doğru anlatım şu olabilir. Günümüzdeki reels, shorts, tiktok videoları gibi kısa süreli hızlı tüketim videoları, bizim dikkatimizi 10-15 saniyelik içeriklere göre ayarlıyor. Bunlara alıştıktan sonra daha uzun süreli ve daha az uyaranlı, rutin videolar -bunlar özellikle filmler veya diziler oluyor- bizim ilgimizi odağımızı canlı tutmakta maalesef başarısız oluyorlar. Bu durum bizim film izlememizi, dizi takip edebilmemizi olumsuz etkiliyor.

Kendi deneyimlerimden edindiğim tecrübeye dayanarak şunları söyleyebilirim. ‘Yeni nesil’ diye tarif edilen, benim de içerisinde bulunduğum gençler, Türk televizyon dizilerini takip etmiyorlar. Bunda çok uzun süreli yayınlar olmaları bir etken. Çünkü aynı gençler, yabancı dizileri takip edebiliyorlar. İçerik kalitesi, konusu bunlar tabii ki farklı konular ama çok basit alternatifleri yerli olabilen içeriklerde bile yabancıyı tercih ediyorlar. Çünkü daha kısa. O dizileri izlerken bile telefona bakmak, instagramda bir gezinti yapmaktan alıkoyamıyoruz kimi zaman. Bu bizim rutinimiz olmuş.

Tarihçesine dönecek olursak 19. Yüzyılda tıp camiasında adı anılmaya başlanan bir problem olmasının yanında eski yazıtlara ya da masallara baktığımızda aslında birçok karakterde DEHB karakteristik özellikleri görülür. Keloğlan’dan masallarında annesi şöyle bahseder:

“İki şey almaya pazara göndersem birini unutur gelir; gel diyenin peşine takılır gider, aklı beş karış havada.”

Bu tanım tam olarak DEHB’li bireyin karakteristik özelliklerini anlatır. Kim bilir Keloğlan günümüzde yaşasaydı çevresindeki ebeveynler tarafından ‘yaramaz’ olarak nitelendirilecekti belki de. Keloğlan masallarında geçen bu anlatı bizim için önemli çünkü bu olay ve birçok daha örnek bize DEHB’in aslında yeni bir bozukluk olmadığı daha öncesinde de olduğu fakat günün şartlarıyla fark edilmediği ya da problem olarak adlandırılmadığını göstermekte. DEHB sistemsel olarak okullaşmayla birlikte dikkatleri üzerine çekmiştir. Çünkü zaten okuma yazma ya da bu gereksinimleri karşılama oranı düşük olduğu için fark edilebilecek kişi sayısı az. Diğer türlü DEHB’li bireyler çok enerjik, çok cesur ve sonunu düşünmeyen kahramanlar olmaya çok müsait karakterler.

DEHB için tanımlama yaparken işlevselliğin bozulması tam olarak var olan durumu karşılar. Mesela, dikkatini toplama konusunda odaklanabildiği vakitler vardır ama o an odaklanmaması gereken bir işe odaklanıp asıl yapması gereken işten kopabilir. Ev işlerinde, özbakım takibinde zorlanabilir. Derslerde kolayca dikkatinin dağılması, önceliğini belirleyememesi sık karşılaşabileceği problem çıktılarıdır. Anahtarını unutabilir, cüzdanını unutabilir. Bu evlilik yüzüğünü unutmaya kadar gidebilir. Böyle durumlarda çevresindeki insanlar, DEHB’li bireyin bir şeylere yeteri kadar önem vermediğini düşünebilir. Bu doğru olmamakla birlikte bazen yaptığı en ufak hatalarda bile ‘’ben zaten DEHB’liyim, bunun olması normal’’ diyerek kişi kendini de savunabilir. DEHB’li olmayı böyle bir aksaklıkta bahane olarak kullanabilir.

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu içerisinde dikkat eksikliğinin yanında, hiperaktivite ve dürtüsellik alanları da bulunmakta. Bu alanların çıktılarıysa, çok soru sorma, çok konuşma, sakin kalmakta güçlük çekme, film seyretmek veya yemek etkinliklere katılmakta zorluk çekmeler olarak ortaya çıkar. Bir sohbet üzerinde konuşurken bir anda konuyu değiştirip herkesin aynı hızla oraya uyum sağlamasını bekleyebilirler. Çünkü kendi zihinlerinde bu şekilde sıçramalar sık olur. Daha önce bir videomuzda da dile getirdiğim, DEHB’li bireyler kural dışı davranışlar sergilemekte, çabuk öfkelenme, kontrolsüz alkol-sigara kullanımı, madde bağımlılığı, suça karışma oranları olarak normal bireylere oranla dezavantajlılardır. İkili ilişkilerde de istemsizce karşı tarafa değersiz hissettirebilirler. Bu yukarıda belirttiğim yüzük gibi özel eşyaları unutmakla da olabilir. Sizin için önemli olan bir konu üzerinde çok fazla duramamasıyla da yaşanabilir.

Sözün özü DEHB’li bireyler, hep varlardı ve hep var olacaklar. Okullarda kaynaştırma grubu içerisinde yer almakla birlikte uyum sorunları yaşamları boyunca devam edebilir. Kendi durumları hakkında bilgi edinmek süreci yönetebilmek için faydalı olabilir. Herkesin deneyimi birbirinden farklı olacağı için kendi yaşam deneyimleriyle yeni önleyici teknikler geliştirmek yaşamlarını kolaylaştırmak için olağan bir durum olabilir. Forumları takip etmek ya da aynı zorlukları yaşayan kişilerle bir araya gelmek bunlardan birkaçı olabilir. Belirli bilgi birikimini elde ettikten sonra belki bu duruma odaklanmayı bırakmak ve önleyicilerle hareket etmek önemli olabilir. Çünkü sürekli buna odaklandığınızda olumsuzluğa odaklanıp kalabilirsiniz.

DEHB’li bireyler, saatli planlamalarla ve ajandalarla hayatlarını daha düzenli hale getirebilirler. Buradan onlar için ilk not: “Unutmak yok!”

Ali Duman

Ali Duman

Psikolojik Danışman

Whatsapp
Size Nasıl Yardımcı Olabiliriz?
Size Nasıl Yardımcı Olabiliriz?